DİĞER YÖNLERİYLE BOLVADİN
Anadolu’nun tarihi en eski şehirlerinden birisi olan;
kültürüne, gelenek-görenek ve âdetlerine bağlı kalabilmiş tek ilçe
neresi, diye sorulsa, rahatlıkla “Bolvadin” diyebiliriz.
Bolvadin’de yaşayan halkımız, birkaç göbekten birbirine bağlı;
yabancı kültürlerden fazla etkilenmemiş; dinine bağlı; vatanını
milletini seven; devamlı hakkına rıza gösteren bir toplumdur.
Geçen gün, bilgisayardaki internet siteme, istekler
doğrultusunda biraz daha fotoğraf eklemek için yola çıktım.
Şehrimize girişin her iki tarafından ve değişik yerlerden
fotoğraflar çektim. Şehre giriş görüntülerimiz çok güzel; yollar
düzenli yapılmış, yeşillendirilmiş, kenar taşları boyanmış, güzel
bir görünüm kazanmış. Şehir merkezinin de fotoğraflarını çektim.
Bunları bilgisayara attığımda, şehir merkezindeki, yani çarşı
ortasındaki bina görüntülerinin kırk yıldan daha önceki görüntüler
olduğunu farkedince çok üzüldüm.
Atalarımız "Ev de bizim gov da bizim." demişler. Çuvaldızı
hep ele batırırız.. Biraz da iğneyi kendimize batıralım.
İnsanın kendi memleketi gibisi yok. İyi veya kötü yönleriyle
herkes, kendi doğup büyüdüğü yeri sever. Hep iyi yönlerini ele
alır. Olumsuz yönlerini de dile getirmek, bence bir erdemliliktir.
Hep birlikte ilçemizi nasıl geliştirebiliriz, bunun çarelerini
aramız gerekir.
Bolvadinli olarak pek iyiyiz, iyi de; aşağıdaki maddelere
uysak, daha iyi olacağız.
1)
Bir yabancı
Bolvadin'e geldiğinde, çarşı arıyor, bulamıyor. Çağı
yakalayamıyoruz. Dükkanlarımız, mağazalarımız modernliğe
kavuşamadı..
2) Yabancılara karşı biraz daha sıcak davranmalıyız .
Bilhassa, esnafımızın en büyük gelir kaynağı olan yüksek okul
öğrencilerine biraz daha yakınlık göstermeli, her konuda yardımcı
olmalıyız.
3) Çoğumuz asık suratlı, yüzümüz gülmüyor. İnsanlara
gülümsemek bir sadakadır
4)
Çalışanımız az. Evde bir kişi çalışıyor, sekiz kişi yiyor.
5) Herkes birbirinin akrabası olduğundan, birbirini
tanıdığından, dedikodumuz, govumuz pek çok.
6) En çok boşanmanın yaşandığı ilçeyiz. Çoğunluğu
oğlan ve kızdan değil, anne ve babaların kaprisinden kaynaklanıyor.
Doğruluk derecesi ne, bilmiyorum ama; Ocak ayından bu yana, yetmiş
evlenme olmuş; buna karşılık elli iki boşanma gerçekleşmiş.
7)
İsraf diz boyu..."El ne der?" düşüncesinde
dolayı,düğünlerimiz büyük masraf ve eziyetlerle yapılıyor.
Çevremize, eşimize dostumuza yedirip içirmek güzel bir şey. Fakat,
bunun yanı sıra fuzûli masraflarımız da pek çok. Küçük bir örnek:
Bir düğün konvoyuna en az, otuz- kırk araba katılıyor. Bazı il ve
ilçe belediyeleri, beş arabalık konvoydan fazlasını yasaklamış. İyi
de etmiş.
Kimse gücenip darılmasın, bunlar bizim gerçeklerimiz. El ele
verip şehrimizi geliştirmeye, daha da güzelleştirmeye çalışmak,
hepimizin birer görevi olmalıdır.
N. Sait EKİCİ
|